Dersim meydanlarında Sarya haykırışı

Dersim meydanlarında Sarya haykırışı

Kobanê direnişinde yaşamını yitiren MLKP savaşçısı Sibel Bulut (Sarya Özgür) Dersim’de binlerin katıldığı bir törenle anıldı. Sarya’nın sözü şiar oldu; "Gerekirse biz de şehit düşeriz" 

MLKP savaşçısı Sibel Bulut (Sarya Özgür) için alesi, dostları ve arkadaşlarının çağrısı ile yapılan uğurlama töreni Dersim merkezde gerçekleşti. Törende, Sibel Bulut'un ailesi ile mücadele arkadaşlarının yanı sıra siyasi parti ve örgüt temsilcileri de hazır bulundu. HDP Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ, ESP Genel Başkan Yardımcıları Çiçek Otlu ve Fethiye Ok ile ESP Genel Başkan Yardımcısı ve SKM Sözcüsü Fadime Çelebi ile Kobanê direnişinde yaşamını yitiren Suphi Nejat Ağırnaslı'nın babası Hikmet Acun, HDP, DBP, EMEP, DHF, Partizan temsilcileri de katıldı. 

KOBANÊ KADIN DEVRİMİDİR SAVUNACAĞIZ

Sanat Sokağı'nda yapılacak yürüyüş öncesi bir araya gelen binlerce kişi kente miting heyecanı yaşattı. Dersim’in etkinlikler ile anılan sokağında bir araya gelen kitle, MLKP milislerinin ön safta açtıkları "Sarya komutan ölümsüzdür" yazılı pankartının ardında yürüyüş korteji oluşturdu. Kortej kent merkezinde yapılan yürüyüşte "Komutan Sarya yaşıyor, MLKP savaşıyor", "Çelikten irade, granitten disiplin, zaferden ölüme yaşasın MLKP" sloganları attı.

Görkemli yürüyüşte SKM imzalı "Kobanê kadın devrimidir savunacağız", "Rojava devrimini ölümüne savunacağız. Sibel Bulut (Sarya Özgür) ölümsüzdür" yazılı pankartlar ile Sarya Özgür'ün bayraklaşan fotoğrafları ile kızıl bayrakları açıldı. Sık sık "Sibel Bulut ölümsüzdür", "Biji berxwedane Kobanê" sloganları atıldı. 

Yürüyüş korteji Tunceli Emniyet Müdürlüğü önünden geçerken, gençler kızıl flamalarla kitlenin ve milislerin geçişi için koridor oluşturdu. Binlerce kişilik kortej Seyit Rıza Meydanı'na sloganlarla girdi. MLKP milisleri, ant içerken, şehitler için saygı duruşunda bulundu.

'O HALKLARIN ŞEHİDİ OLDU'

Mitingde saygı duruşu ardından ESP Genel Başkan Yardımcısı Fethiye Ok söz aldı. "Sarya yoldaş Dersimli olmanın bilinciyle büyüyüp, Kapitalist düzenin dayattığı kişiliği reddetti. Şovenizme ve sosyal şovenizme karşı sosyalist yurtsever bir çizgi de yürüdü" diyen Ok, şöyle konuştu: " Van'da, Antep'te onun ayak izlerini yoldaşları takip etti. Geleneksel kadınlığı reddederek devrimin kadrosu oldu. Lafla devrimciliğin olamayacağını çok net ortaya koydu. Bizler onun izini süreceğiz. O Rojava kadın devriminin mimarıydı. Serêkaniye'nin özgürleştirilmesinde yer aldı. Kobanê'de yoldaşı şehit düştüğünde oraya koştu. Bugün DAİŞ çetelerine karşı bir barikat örülmüşse o kadınların direnişiyle mümkün olmuştur. O sadece Dersim'in değil, bütün halkların şehididir. Artık onun bayrağı bayrağımızdır, onun devrim ve sosyalizm hayallerini gerçeğe dönüştüreceğiz. Onun gülüşü sömürgecilere, DAİŞ çetelerine kurşun, yoldaşlarına güvendir. Sana söz veriyoruz, kadın devrimini yükselteceğiz."

HDP Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ da Kobanê direnişine canları ile güç katan devrimci gerçekliğe vurgu yaparak; "Bugün burada büyük bir direnişin kahramanını selamlamak için bir araya geldik. Kobanê direnişi insanlığın şanlı tarihine geçmiştir. O direnişi canını, emeğini katarak bugüne getirenler tüm dünya halklarının kahramanıdırlar. Sibel yoldaş, haksızlığa karşı direnenlerin kahramanıdır. Büyük davaya katılırken, yüzünde sade gülümse ve yüreğindeki kararlılıkla katıldı. O gülüşteki sadelikle katılanlar yüreklerimizin kahramanı olurlar" dedi.

'ŞEHADETİ İLE ZAFERİN MÜJDESİNİ VERDİ'

“Bulut şehadeti ile Kobanê direnişinin zafer müjdesi de verdi” diyen Yüksekdağ, şöyle devam etti: "Biz sadece ölmedik, kanımızı bu onurlu direniş topraklarına öylesine sermedik, biz kazandık da. Her şehidimiz bize o büyük zaferin müjdesini getiriyor. Aynı zamanda bize bıraktıkları vasiyet, bize bahşettikleri onur, bizim gücümüz ve o zaferi elde etme karalılığımız oldu. Sibel bize büyük bir vasiyet bıraktı. Özgürleşen kadınların komutanı bize bir vasiyet bıraktı. Bu mesaj Rojava devrimini bütün bir bölge devrimi olarak zafere ulaştırma mesajıdır. O kendini çok büyük ortaya koydu. Onu koyduğu çıtanın altında kendimizi ifade edemeyiz. Ortadoğu'da bu büyük devrimin, halkların yeni yaşamını kurmak için varız. Boşuna ölmedik, şehadetlerimiz boşuna yaşanmadı."

DAİŞ çeteleri ve destekçilerinin planlarının boşa düştüğünü belirten Yüksekdağ; "Kobanê'deki kahramanca direniş, o küçük ve karanlık kafalıların akıllarının asla almadığı ve almayacağı büyük bir ders verdi. DAİŞ çetesi bugün Kobanê’nin özgürleşen sokaklarında kaçacak delik arıyor. Kobanê Arinlerin, Suphilerin, Saryaların mücadelesi ile özgür. Özgürlüğe bu kadar sevdalı direnişçilerimiz, kardeşlerimiz, yoldaşlarımız oldukça onlar istedikleri o karanlık saltanatı kuramayacak. Bu şanlı mücadelenin içinde olmak aynı zamanda bir insanlık görevidir. Bu özgürlük davasını zafere ulaştırmak aynı zamanda bir görevdir. Bize şehitlerimiz bu görevi hatırlattı. Sibel yoldaş, bütün kadınların da özgürlük ve eşitlik mücadelesinin öncüsü, sözcüsü oldu. O ölerek yaşatan bir geleneğin, mücadelenin bayraktarlığını yaptı" dedi.

Devrimci örgütlerin Kobanê'yi bir enternasyonal mücadele alanı haline getirdiğini belirten Yüksekdağ şunları belirtti: "Halkların birleşik mücadele isteği yeniden boy veriyor. Bir yandan canlarımızı kaybederken, bir taraftan onların yarattığı yeni güçle ilerliyoruz. Sarya’ya sözümüzdür, bu direniş cephesini daha da büyüterek, ezilen kadınların, ezilen halkların yeni yaşamını kuracağız. Hiçbir güç Rojava’da, Mezopotamya’da devrimci demokratik bir yaşamın kuruluşunun önüne geçemez."

Yüksekdağ'ın ardından Serkan Tosun, Suphi Nejat Ağırnaslı, Arin Mirkan, Kader Ortakaya ve Sibel Bulut'un isimleri okundu, kitle, "Yaşıyor" sloganıyla karşılık verdi, "Gerekirse biz de şehit düşeriz" sloganını attı. 

Ağırnaslı'nın babası Hikmet Acun söz aldığında, kitle, Ağırnaslı'nın son sözü, "Hayal gücü iktidara" sloganıyla karşılık verdi. Acun, Rojava'daki savaşçıları selamlayarak başladığı konuşmasında; "Onların büyük yürekleri olmasaydı, küçük devrimimiz gerçekleşmeyecekti. İçinde dünyanın umudunu taşıdığı küçük devrimi. Bazı olaylar hayatlarımızı, anlamlar dünyamızı değiştirir, Rojava Kobanê umudun beklenebilir bir şey olmadığını dişle tırnakla inşa edilebilir bir şey olduğunu bizlere gösterdi. Rojava büyük umutsuzluğun ortaya çıktığı bir dönemde bir umut olarak tarihe girdi. Barikatlarla siperlerle yoldaşlığını bize gösterdi. Bunu gerçekleştirmek için büyük bir cürete sahiptiler. Bu nedenle kahramandırlar ama devrimin umudunu üretmek için sıradan insanlar kahramanlık hikâyelerini yazdı. MLKP, Partizan, HPG ve YPG savaşçılarına bir kere daha selamlarımı gönderiyorum" dedi.

Ardından "Şuphi Nejat Paramaz Kobanê yıkılmaz" sloganı atıldı. Belediye Eş Başkanı Mehmet Ali Bul da söz alarak, Sarya Özgür'ü andı.

‘SEN EMEKSİN SEN SEVDASIN SEN SARYASIN’

Sibel Bulut'un kardeşi Sevcan Sibel Aslan da bir konuşma yaptı. Aslan, " Yoldaşım, kardeşim şahsında bütün devrim şehitlerini anıyorum. Size mücadeleniz, mücadelemizdir, sözünü veriyorum. Sen emeksin, sen sevdasın, sen Sarya'sın. Umudunla, direnişinle, bilincinle aydınlıklar doğacak senden. Yenik değiliz. Kanımızda bir pınar gibi kaynayan hayat, yenik değiliz. Sarya, zafer halaylarına katılamayacak, ancak yoldaşları özgürlük şarkılarını söyleyecek. Biji berxwedane Kobanê, Şehit namırın" dedi. 

Kitle, Aslan'ın konuşmasına "komutan Sarya yaşıyor, MLKP savaşıyor" sloganları ile cevap verdi. Ardı sıra okunan MLKP Rojava'nın mesajı sloganlarla karşılandı.

SKM Sözcüsü Fadime Çelebi’de söz hakkı alarak Sibel Bulut’un Kadın Özgürlük Mücadelesindeki yerine değindi. Çelebi; "kadınların tarihsel ezilmişliğine karşı Sarya yoldaşımızın verdiği mücadele kadın devrimiyle bütünleşen mücadeledir. Sarya yoldaşımızın mücadelesi kadın devriminin simgesidir. Bu topraklar Sakine Cansızları, Saryaları yetiştirdi. Sibel yoldaşım sen rahat uyu. Biz sosyalistler, kadınlar devrim ve sosyalizm mücadelesini daha da büyüteceğiz. Senin bayrağın bize teslim edildi, bu bayrak bizimdir asla ama asla yere düşmeyecek" dedi.

Yeni Demokrat Kadın, Partizan da anmaya mesaj gönderdi. BEKSAV müzik topluluğunun ardından anma etkinliği sona erdi. Kitle, verilen yemek için Cemevi’ne gitti.